istanbul escort istanbul escort bayan
admin

admin

05 Haziran 2025 Perşembe

ADD’den PKK’nın silah bırakma bildirisine sert tepki

ADD’den PKK’nın silah bırakma bildirisine sert tepki
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Terör örgütünün feshinin açıklandığı bildirisi Atatürkçü Düşünce Derneği’nde tepkiyle karşılandı. Atatürkçü Düşünce Derneği 81 il genelinde eş zamanlı olarak, PKK’nın silah bırakmasına ilişkin yayınladığı bildiriye sert tepki gösterdi.  Kozan’daki  açıklamayı ADD Kozan Şubesi Başkanı Nezih Karavelioğlu okudu.

Dernek binasında düzenlediği basın açıklamasıyla bildiriyi ve yaşanan süreci özetleyen Karavelioğlu “Hain terör örgütü PKK, ABD gözetiminde teröristlerini ve silahlarını çoktan Suriye kuzeyindeki PYD (YPG)’ye aktardığı, ortada sadece adının kaldığı ve çatı örgüt KCK’ nın bölge ülkelerindeki uzantılarıyla devam ettiği bilinmiyormuş gibi, bir sözde “silah bırakma” ve “örgütü feshetme” bildirisi yayınladı.

Yandaş ekran bülbülleri “Terörsüz Türkiye” nameleriyle mutlu mesut barış türküleri söyler, AKP sözcüsü yeni bir dönem başladığını müjdeler, bakanlar sıra sıra başarı nutukları atar, Cumhur İttifakı liderleri “milletimiz ve memleketimiz kazanacak” buyururken Atatürkçü Düşünce Derneği ve Milli Merkez milletimizle birlikte süreç başlatıldığında durduğu yerde durmakta ve gelişmeleri kaygıyla izlemektedir. ‘Özgürlük Hareketi’ hem nicel hem nitel olarak büyüdü, ‘gerilla savaşı’ ‘Kürdistan’ ve Türkiye’ye yayıldı. ‘Gerillanın’ yürüttüğü ‘savaş’ın etkisiyle Kürt halkı ‘serhıldanlara’ (İSYANLARA) kalktı. Böylece ‘her iki taraf’ açısından ‘savaş’ temel seçenek haline getirildi (!)…

‘Önder Apo’ Kürt-Türk ilişkilerinin sorunsallaştığı ‘Lozan Antlaşması’nın ve ‘1924 Anayasası’nın öncesini referans alarak, ‘Ortak Vatan’ ve ‘Kürt-Türk halklarının kurucu öğe olduğu’ Demokratik Türkiye Cumhuriyeti perspektifini ve Demokratik Ulus anlayışını ‘Kürt sorunu’nun çözüm çerçevesi olarak benimsedi…

2 yıldır önderlik ve PKK yürüyüşüne büyük bedeller pahasına katılarak, inkâr ve imha siyasetine, soykırım ve asimilasyon politikalarına karşı direnen onurlu halkımız, barış ve demokratik toplum sürecini daha bilinçli ve örgütlü biçimde sahiplenecektir…

Söz konusu kararların uygulanması ‘Önder Apo’nun süreci yürütüp yönlendirmesini, demokratik siyaset hakkının tanınmasını ve sağlam, bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirir…”

Bu bildiri; emperyalizme karşı kazanılan Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşını, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar’ını, 9 Eylül 1922 İzmir’ini, 11 Ekim 1922 Mudanya’sını, 24 Temmuz 1923 Lozan’ını, 6 Ekim 1923 İstanbul’unu ve 29 Ekim 1923 Ankara’sını yok sayan bir hadsizlik manzumesidir.

Bu bildiri; Atatürk’ü, ilke ve devrimlerini, Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesini ve “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir” tanımını reddedip tarihi gerçekleri umursamayarak Türk Milleti’ne hakaret eden bir küstahlık belgesidir.

Bu bildiri; ABD’nin ülkemizi bölme hedefi haritası ile sabit olan Büyük Ortadoğu Projesi’ne (BOP’a) hizmet ederek Türk Milletini Lozan’dan vazgeçirip 105 yıl önce reddettiği, 103 yıl önce yırtıp çöpe attığı Sevr Antlaşması’na mahkum etmeyi amaçlayan bir ihanet manifestosudur.Türk Milleti “Terörsüz Türkiye” tatlandırıcısı ile önüne sürülen bu zehri katiyen kabul etmez, etmeyecektir.

Atatürkçü Düşünce Derneği ve Milli Merkez olarak, devletimizi yöneten ve yönetmeye talip olan tüm kurum ve kişileri bir kez daha uyarıyor, bu utanç belgesini dikkate almamaya ve bu küstahlığa cüret edenlerle olanak sağlayanlardan hesap sormaya davet ediyoruz.

105 yıl öncenin emperyalizm patronajlı gerici -bölücü dayatmasının günümüzdeki tekrarına karşı “Parolamız tektir ve değişmez, ya istiklâl ya ölüm!” denildi.